Metaverse Nedir?
- Ecem Kır
- 12 Oca 2022
- 3 dakikada okunur
Son zamanlarda Facebook ile ismine daha çok aşina olduğumuz, kripto sektöründe de yükselişteki performansını koruyan Metaverse nedir? Teknoloji ile yakından ilgilenenlerin dilinden düşmeyen bu soyut kavram bizlere neler vadediyor? Gelecek yıllarda bizleri neler bekliyor? Bugün özellikle sosyal mecralarda sıklıkla denk geldiğimiz bu kavramı en basit haliyle nedir?

1969 yıllarında, insanlara internetin ne olduğunu nasıl anlatırdınız? Oldukça soyut bu kavram bugün o yaştaki büyüklerimizin de vazgeçilmezi olmuş durumda. Metaverse’de bizlere tam olarak aynı durumu sunuyor. Aslında açıklaması ve anlaşılması zor olan bu soyut teknoloji internetin geleceği olarak adlandırılıyor. Metaverse kelimesi, metafizikteki meta (ötesi) ve universe (evren) kelimelerinin birleşimiyle meydana gelmiştir. Bu kavram ilk kez Neal Stephenson’ın 1992 yılında yayımladığı Snow Crash isimli bilimkurgu romanında kurgusal bir dünyayı nitelemek amacıyla kullanılmıştır. Bugünlerde de bu alandaki ticari potansiyeli görüp yatırım yapmış olan Mark Zuckerberg’in şirketinin ismini Meta ile değiştirmesiyle gündemdeki yerini yeniden almıştır. Metaverse, bilinen diğer ismiyle sanal evren, dijital teknolojilerin bir araya gelip yarattığı yeni bir evren olarak tanımlanabilir. Peki bu tanım bizim için tam olarak ne anlam ifade ediyor? Metaverse, fiziki dünya ile dijital dünyanın aynı anda deneyimlenmesi fırsatını sunuyor. Sanal gerçeklik (AR), artırılmış gerçeklik (VR), hologram, nesnelerin interneti (IoT), NFT tabanlı varlıklar ve blok zinciri teknolojileri gibi birçok teknolojinin bir araya gelerek içinde yaşadığımız dünyanın sanal ortama yansıtılması aslında internetten sonra hayatımızda çığır açacak en önemli teknolojik gelişmelerden biri haline gelecek gibi duruyor. Zuckerberg’e göre Metaverse, dijital alanlarda insanlarla beraber olabileceğimiz bir sanal ortam ve artık ekrana bakmak yerine bu ortamın içerinde olacağız. Üstelik bunları artırılmış gerçeklik gözlükleri, akıllı telefon uygulamaları, sanal gerçeklik kulaklıkları ile yapabileceğiz.
Metaverse hayatımızı nasıl şekillendirecek?

Metaverse bize koronavirüs ile beraber Zoom’un yaratmış olduğu konforun çok daha fazlasını vadediyor. Metaverse ile artık 8’deki işimize gitmek için 6’da kalkmak zorunda kalmayacak, Londra’daki en yakın arkadaşımızla Snoop Dog konserine katılmak için vize – uçak- konaklama gibi zahmetlere girmeyecek, istediğimiz oyunu, istediğimiz insanlarla yan yana oynayabileceğiz. Evet, yanlış okumadınız, ışınlanma neredeyse bulundu, hatta daha da iyisi şu ki siz değil avatarınız ışınlanacak ve siz giyilebilir teknoloji sayesinde aynı hazzı almaya devam edeceksiniz.

Metaverse evreninde aynı Facebook’taki profillerin olduğu gibi herkesin kendine ait bir avatarı olması planlanıyor. Hatta avatarımızla katıldığımız bir konserin çıkışında yürürken bir AVM’ den beğendiğimiz bir t-shirt’ü avatarımız için kriptolar ile satın alabilir, ardından tiyatroya, sanat galerisine, üye olduğumuz bir topluluğun etkinliğine katılabiliriz. Belki de bir Pazar günü arkadaşlarımızla kendimizi PubG oyunun tam içerisinde bulabiliriz. İşte Metaverse sınırların ötesinde kalmayıp gerçekten evrenin ötesinde ikinci bir evrende yaşam vadeden bir teknoloji.
Facebook kurucusu Mark Zuckerberg, bu teknolojinin gerçek bir gelecek ve ticari potansiyel vadettiğine inanarak yaklaşık 8 yıl önce sanal gerçeklik cihazları üzerine çalışan Oculus şirketini 2 milyar dolara satın almıştır. Aynı zamanda Facebook’u da bir Metaverse şirketi haline getirerek ismini Meta ile değiştirmiştir. Ancak hala Metaverse altyapısı çok daha fazla kaynağa ve daha gelişmiş teknolojik imkana ihtiyaç duymaktadır. Bu sebeple Facebook da Microsoft gibi önemli yazılım şirketleriyle iş birlikleri içerisine girmiştir.

Fortnite’ın geliştiricisi Epic Games’te bu konu hakkında uzun zamandır çalışmalar içerisindedir. Tam olarak Metaverse olmasa da dünyaca ünlü rapçi Travis Scott’un Fortnite üzerinden sanal konser vermesi ve onlarca insanın bu konser biletlerine yüksek paralar verip avatarları ile katılması buna en yakın örnek olarak gösterilebilir. Tüm bu şirketlerin amacı Metaverse’u internet, Facebook gibi tabana indirgemek ve herkesin hayatının bir parçası haline getirmek.

Peki Metaverse gerçek mi? Metaverse, şu anda yatırımlar alan ve yalnızca üzerinde çalışmalar yapılan bir proje. Metaverse destekleyenleri ve inanları olduğu kadar bu fikre inanmayan ve saçma bulan birçok insan da mevcut. Bu teknolojinin ancak ultra hızlı bir internetle ve gecikmenin olmadığı bir internet altyapısıyla kullanılması mümkün. Bu nedenle mobil sağlayıcılar bugün 5G çalışmaları yapsalar bile 6G bile tam potansiyeli sağlayamayabilir. Mark Zuckerberg’in herhangi bir somut teknolojisi olmadan simülasyonlar üzerinden yaptığı sunumda oldukça dikkat çekmiştir. Şu anda yeterli teknolojiye sahip olmamızın yanı sıra tam anlamıyla 5 duyu organına da ithaf edecek bir gerçeklik sunmak mümkün değil gibi duruyor. Her ne kadar gözlerimizle ordaymışız gibi hissetsek de koku – tat- dokunma gibi hisleri yaratmak oldukça zor görünüyor. Çünkü avatarlar her ne kadar mimiklerimizi tam olarak algılayabilecek teknolojiye sahipse olsa da, bu teknoloji ayaklarımızla yürüme gerçekliğini bizlere ne kadar sağlayabilir? Harika bir gelecek fikri olsa da içerisinde henüz cevaplanmayan onlarca soru barındıran bu projeyi gözünüzde daha iyi canlandırmak istiyorsanız Black Mirror, Ready Player One, Tron, OtherLife, Upload gibi dizi ve filmleri izlemenizi öneririm. Mark Zuckerberg Metaverse tanıtımı için: https://www.youtube.com/watch?v=Uvufun6xer8&t=850s Sizce Metaverse’ın ne kadarı gerçek olabilir? Eğer böyle bir şey bugün var olsaydı hayatınızda neler değişirdi?
Teknoloji, henüz çalışmayan bir şeyi açıklayan bir kelimedir. –Douglas Adams
Comments